Alzheimer ve Parkinsonda İleri Tedaviler
Alzheimer ve parkinson, günümüzde ileri yaşla birlikte en yaygın görülen hastalıklardandır. Direkt olarak önlenemeseler de etkileri hafifletilebilir.
Alzheimer unutkanlıkla başlayan, yavaş seyreden nörolojik bir hastalıktır. Hafıza kaybı, zihinsel yeteneklerde azalma ve davranışsal değişiklikler görüldüğünden hasta için olduğu kadar yakınları için de zor bir süreçtir. Hastalığın belirtileri, erken teşhis ve tedaviyle hafifletilebilir ve hayat kalitesi artırılabilir. Bu nedenle hasta yakınlarının alzheimer ile ilgili bilgi sahibi olması ve uygun bakımı sağlaması önemlidir.
Parkinson ise beyindeki dopamini üreten hücrelerin bozulması sonucu ortaya çıkar. Dopamin maddesi beyin hücrelerinin birbirleriyle haberleşmesini, koordinasyonunu ve kişinin hareketlerinin kontrolünü sağlar. Bu nedenle bu maddenin eksikliği ve anormal derecede düşmesi hareketlerde yavaşlama, titreme, kaslarda sertleşme, duruş ve denge bozuklukları, konuşma güçlüğü gibi belirtiler ortaya çıkarır.
Çamlıca Hastahanemizin Alzheimer ve Parkinson Polikliniği, bu hastalıkların tanı ve tedavisinde uzmanlaşmış bir yaklaşım benimsemektedir. Alzheimer ve Parkinson hastalıklarının teşhisi klinik değerlendirmeler ve ilgili testlerin yapılmasıyla gerçekleştirilir. Polikliniğimizde hastaların kapsamlı tıbbi geçmişleri alınır, nörolojik muayeneler yapılır ve gerekli görüldüğünde ilave testler istenebilir. Özellikle hastanın öyküsü incelenirken hasta yakınlarıyla görüşerek hastalığın evresi belirlenmeye çalışılır. Bu anlamda, kişinin yakınlarına hastalığın nasıl başladığına ve hastanın neleri yapıp neleri yapamadığına dair sorular sorulur.
Hekimin gerekli görmesi durumunda ileri teknoloji ve üst düzey performanslı beyin görüntüleme teknikleri olan bilgisayarlı tomografi (BT) ve manyetik rezonans (MR) cihazları kullanılabilir. Bunların yanı sıra Nükleer Tıp bölümüzde yapılan PET (Positron Emisyon Tomografisi) ve SPECT (Single Photon Emission Computed Tomography) gibi ileri tanı yöntemleri de gerekebilir.
Mini Mental Test Kullanılabilir
Hastalığın tanısında ve evresinin belirlenmesinde kullanılan Mini Mental Test (MMSE), demansı taramak için tıpta ve araştırmalarda yaygın olarak tercih edilir. Bu testle hastaya kısa ve uzun süreli bellek, dikkat süresi, konsantrasyon, dil ve iletişim becerileri, oryantasyon, hesaplama, motor fonksiyon ve algılama, planlama ve talimatları anlama yeteneği gibi alanlarda sorular yöneltilir. Örnek olarak hastaya kısa bir liste ezberletilerek tekrarlaması istenebilir veya “kedi yere oturdu” gibi dil bilgisi açısından doğru olan kısa bir cümle yazdırılabilir. Test için hastanın çalışmasına gerek yoktur, testten geçmek veya başarısız olmak mümkün değildir.
Hasta Yakınlarının İş Birliği Çok Önemli
Palyatif bakım, hayat boyu tedavi sürecinde olan hastaların hayat kalitesini yükseltmek ve hastalığa bağlı olarak ortaya çıkabilecek olumsuzlukları azaltmak amacıyla tercih edilmektedir. Alzheimer ve parkinson hastalarında palyatif bakım uygulanabilir.
Parkinson ve alzheimerın kesin bir tedavisi yoktur. Uygulanan tedavi yöntemleriyle hastanın davranışları kontrol altına alınmaya, hastalığın etkileri azaltılmaya ve ilerlemesi yavaşlatılmaya çalışılır. Bu süreci hastanın yakınlarıyla iş birliği içinde yürütmek önemlidir. Hasta yakınlarına hastalık hakkında bilgi verilir, bakım becerilerini geliştirmelerine yardımcı olunur ve hastaya nasıl davranılacağına dair destek olmak amacıyla bir dosya düzenlenir. Ayrıca, hasta ve yakınlarına psikologlarımız tarafından danışmanlık, rehberlik ve duygusal destek hizmeti verilebilir.
Egzersiz Yapmanın Faydası Var
Alzheimer ve Parkinson hastalıkları kronik seyir gösteren hastalıklardır ve uzun vadeli takip gerektirir. Bu nedenle hastalar düzenli olarak takip edilir, kişiye özel ilaç tedavileri düzenlenir ve ihtiyaç duyulduğunda tedavi planları güncellenir. Bazen hastalar aynı grup içerisinde yer alan farklı ilaçlardan 2-3 adet kullanabiliyor. Diğer polikliniklerimizle irtibatta kalarak bu ilaçlar düzenlenir, hastanın doğru tedaviyi aldığından emin olunur.
Parkinson ve alzheimerda tıbbi tedavinin yanı sıra egzersizin de önemi büyüktür. Fiziksel engeli olmayan hastalar hareketli bir yaşam tarzını benimseyerek uzun hastalık seyriyle daha iyi başa çıkabiliyorlar. Bu anlamda hastanın ihtiyaçları ve hareket kabiliyetleri doğrultusunda egzersiz yapması önerilmektedir. Egzersizin kişinin kendisini daha iyi hissetmesinin yanı sıra kas sertliği ve hareket yavaşlığı üzerinde de olumlu etkisi bulunmaktadır.