Sınav stresi kalbinizi vurmasın !

Hayatımızda çok önemli bir yere sahip ve geleceğimizin ana belirleyicilerinden  biri olan sınav dönemi  başladı.

Bütün eğitim hayatımız boyunca hazırlandığımız ve 24 Mart 2013 tarihinde gerçekleşecek YGS’ye(Yükseköğretime Geçiş Sınavı) girecek öğrencileri çoktan büyük bir heyecan ve stres sardı. Peki bu stres kalbimizi nasıl etkiliyor?

Aşırı stres ani kalp krizleriyle ve nadiren de olsa ölümle sonuçlanabiliyor. Konu hakkında bilgi veren Çamlıca Erdem Hastahanesi Kardiyoloji hekimi Prof. Dr. Emrullah Başar, “Stresin kalbimiz üzerine verdiği zararlar tartışılmaz. Hayatımız boyunca aslında stres konusunda birçok sınavı aşıyoruz. Lise giriş sınavları, üniversite giriş sınavları, iş görüşmeleri, proje teslimleri ve bunların yanısıra deprem korkuları, trafik kazası korkuları gibi bir çok stres kaynağı kalbimizi etkiliyor.

Ani stresler kalp üzerine genellikle şu üç mekanizma ile zararlı olur.

• Kalp kasının kasılmasını azaltabilir,
• Kalp damarları sağlam bile olsa spazm yaparak kalbe gelen kanı azaltır ve iskemi yapabilir,
• Ritm bozukluğu yapabilir.

Bu olumsuz etkiler genellikle geçici olmakla birlikte nadiren ölümcül sonuçlara yol açabilir. Yapılan araştırmalarda aşırı stresin dışında, depresyon ve mutsuzluğun da ritm bozukluğuna yol açtığı gösterilmiştir. Her ritm bozukluğu ölümle sonuçlanmamakla birlikte, ritm bozukluklarının ani ölümlerin sebepleri arasında ilk sırada olduğu unutulmamalıdır.

Daha önce hiçbir rahatsızlığı olmayan kişilerde bile ciddi bir tartışma veya sinirlenme sonrasında kişinin fenalaştığı hatta öldüğü görülmektedir. Bu durum orta ve ileri yaşlarda daha sık olmakla birlikte nadir de olsa gençlerde de olmaktadır. Büyük depremler sonrası aşırı korku nedeniyle
kalp krizlerinin arttığını gösteren araştırmalar da vardır.

Yeni sınav dönemine girildiği şu günlerde hem ailelerin hem de gençlerin bu bilgileri göz önünde bulundurması gerekir. Sınavlar öncesi gençleri motive etmek için başarıyı olmazsa olmaz gibi göstermek veya kaybederse olumsuzluklarla gençleri aşırı korkutmak, sınav anında istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Sınav sonuçları alındığında da gençlere yardımcı olmak yerine başarısızlıklarından dolayı onları suçlamak, başka tanıdıkları örnek göstermek, hatta şiddete başvurmak da genç kalplerde geriye dönüşü olmayan hasarlara, hatta ölümlere yol açabilir.”dedi.