Meme Kanserinde Koruyucu Cerrahi Tedavi Meme Kaybını Önlüyor
Yapılan çalışmalara göre dünyada her yıl 2 milyon kadına, Türkiye’de ise 20 bin kadına meme kanseri teşhisi konulmaktadır. Kadınlar arasında oldukça yaygın olarak görülen bu kanser türü, nadir olarak yüzde 1 oranında erkeklerde de görülmektedir. Son 20 yılda meme kanserinde teşhis ve tedavi anlamında kaydedilen büyük ilerlemeler ve erken tanı sayesinde birçok kişi, meme kaybı yaşamadan hastalıktan kurtulmayı başararak, hayatlarına sağlıkla devam edebilmektedir.
Meme kanserinde temel tedavi yöntemi cerrahidir. Ameliyattan önce kesin tanısı biyopsi ile konan, tümörün tipi, yaygınlığı ve özellikleri değerlendirilen hastaya en uygun cerrahi yöntem, hasta ile birlikte seçilir ve uygulanır. Özellikle erken evre olgularda ilk seçenek koruyucu cerrahidir. Meme koruyucu mastektomi dediğimiz, memenin mümkün olan en küçük kısmının sağlam cerrahi sınırlarla çıkarılması hasta konforu açısından son derece güzel bir yöntemdir. Bu tedavi sayesinde hem estetik açıdan kötü bir görüntü oluşmaz hem de kanserli bölge alınmış olur. Bunun dışında daha ileri evre hastalarda öncesinde ışın tedavisi ve kemoterapi yapılarak hastalık geriletilir. Daha sonra cerrahi tedavi yapılabilir. Temel olarak; cerrahi tedavi, radyoterapi ve kemoterapi bunlara ek olarak da sonrasında hormonoterapi ile yaşam boyu süren bir tedavi uygulanabilir.
Memede asimetri olması, memede cildinde kızarıklık, çöküklük, çekinti veya portakal kabuğu görüntüsü olması; meme başında içe çekilme ve çöküklük meme kanserinin görsel belirtileridir. Ayrıca kendi kendinizi muayene ettiğinizde ele gelen kitleler, hem meme hem de koltuk altında sertlik olması şüphelendirici bulgulardır. Eğer bu belirtileri fark ederseniz geç kalmadan mutlaka bir uzmana başvurmalısınız.